Edebiyat - Åžiir - Mizah
Yıllar sonra Malatya’da yaşadığım bir güzellik
Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği 44 yazar okullarla buluşuyor programına davetliydim. Yakın zaman içinde üçüncü gidişim. Daha önce kitap fuarı, üstat Sezai Karakoç sempozyumu ve bu son program.
Ali Haydar Haksal - Milli Gazete
Malatya BüyükÅŸehir Belediyesi’nin düzenlediÄŸi 44 yazar okullarla buluÅŸuyor programına davetliydim. Yakın zaman içinde üçüncü gidiÅŸim. Daha önce kitap fuarı, üstat Sezai Karakoç sempozyumu ve bu son program.
Hemen her gidiÅŸimde mutlaka AGD ile programlarım olur. Önceleri Türkçe Öğretmenim Ä°brahim Soysal’ı aramış ama ulaÅŸamamıştım. Fakat bu sefer tam 46 yıl sonra sevgili dostlarım Ä°smail Söylemez, Ä°dris Söylemez, Abdurrahman Ekinci, Enes Gül sayesinde ulaÅŸtım. BuluÅŸma anımız görülmeye deÄŸerdi. Yıllardır izini arıyordum hocamın.
Ä°brahim Soysal hocanın hayatımda önemli bir yeri var. Bir dönüm noktam desem yeridir. Vesile olması benim için önemli. 1970 yılında Elâzığ Ä°mam Hatip Okulu’na geldi. Derslerimize giriyordu. Farklı özellikleri vardı. Cevval, kabına sığmayan biri. Türkçe derslerinde kitaplarda yer alan yabancı sözcükleri ses uyumuna uyarlar. Metinlerdeki sözcüklerin üzerini karalar, kral/kıral, spor/sıpor yapardı. Bir de yabancı sözcüklerin Türkçe okunuÅŸlarını dikkate alırdı. Sanırım bu, üstat Necip Fazıl’ın Büyük DoÄŸu’daki üslubundan kaynaklanıyordu. O zaman TÖS (Türkiye Öğretmenler Sendikası), sol düşünceli. Halk EÄŸitim Merkezi’ne bir tiyatro ekibi getirtmiÅŸti. Ä°slâmî deÄŸerlere hakaret edici bir oyun oynanıyordu. Hoca öğrencilerini topladı, Halk EÄŸitim Merkezi önünde gösteri yapıyoruz. Polis etrafımızı kuÅŸattı. Hoca, “Rahat… Hazır ol… Korkma sönmez…” Ä°stiklâl Marşı’nı okuttu. Polisler de hazırola geçti ve selam durdu. MarÅŸ bitince “hadi çocuklar dağılın” deyince dağıldık. Polis de bize dokunmadı. Olayı atlattık.
Bir gün beni, Cumhuriyet Caddesi’nde, Gölcük Sineması’nın tam karşısında Ä°slâm Kitabevi’ne götürdü. Bana, üstat Necip Fazıl’ın Ruh Burkuntularından Hikâyeler ile Sonsuzluk Kervanını, üstat Sezai Karakoç’un DiriliÅŸ dergisinin 1. sayısı, (küçük boy), Allah’a Ä°nanmak ve Ä°nsanlık, Ä°slâm Toplumunun Ekonomik Strüktürü adlı kitaplarını aldırdı. Kitapçının üst katında ise MNP (Milli Nizam Partisi) vardı. Birlikte oraya da çıktık. “Hak yol Ä°slâm yazacağız” marşı söyleniyordu.
Benim her iki üstat Necip Fazıl ve Sezai Karakoç ile tanışmamı saÄŸladı. Okulda düzenlenen ÅŸiir yazma ve okuma yarışmaları yapıldı. Bana üstat Sezai Karakoç’un DiriliÅŸ dergisinin o sayısında yer alan “Ey Yahudi” ÅŸiirini ezberletti ve okuttu. Åžiir okuma yarışmasında birinci oldum bana kitap hediye edildi. Kitaplara tutulmuÅŸ olan benim için bundan daha deÄŸerli bir armaÄŸan olamazdı. Bu ÅŸiirin de benim hayatımda önemli bir yeri var. Yahudiler yanılmıyorsam 1969 yılında Mescid-i Aksa’yı yakmışlardı. Bu ÅŸiir de bunun için yazılmıştı. Mescid-i Aksa ve Kudüs bilincimin baÅŸlaması bu ÅŸiir ile baÅŸladı. Ãœstat Sezai Karakoç’un özellikle Allah’a Ä°nanmak ve Ä°nsanlık kitabındaki metinler de beni çok etkilemiÅŸti. DiÄŸer kitaplarından bulabildiklerimi alıyordum. Ben artık o kitabevinden çıkmıyordum.
Edebiyat Dergisi Yayınları’nı oradan edindim. Nuri Pakdil’in Batı Notları, Biat, Rasim Özdenören’in Çözülme, Çok Sesli Bir Ölüm, Cahit ZarifoÄŸlu’nun Yedi Güzel Adam, Ä°ns, Akif Ä°nan’ın Hicret, Edebiyat ve Medeniyet Ãœzerine, Erdem Bayazıt’ın Sebeb Ey kitaplarını edindim. Nuri Pakdil’e mektup yazdım, Edebiyat dergisini nerede bulabileceÄŸimi sordum. Nuri Bey’den bir mektup geldi, dergiyi Ticaret Lisesi’nde Edebiyat Öğretmeni Veli Sarıkamış’tan edinebileceÄŸimi yazıyordu. Her ay oraya gider dergiyi düzenli alırdım. Hoca kısa bir süre kaldı okulumuzda. Sonra 163. maddeden tutuklandı Diyarbakır’a götürüldü. Ä°ki ay orada kalmıştı.
Hoca ile buluÅŸma anımız görülmeye deÄŸerdi. Birbirimize sarıldık defalarca. Elimi hiç bırakmadı. Birlikte AGD’nin yurduna gittik. Orada konuÅŸmamı dinledi. Sonra da kendisi konuÅŸtu. Bilinci, enerjisi hep aynı. Hiç deÄŸiÅŸmemiÅŸ. Dinç ve diri. AGD’li gençlere, “Artık bundan sonra her cuma günü buradayım” dedi. Birbirimizden ayrılmak istemez bir durum oldu. Ben zorunlu otele geçtim.
Henüz yorum yapılmamış.